Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), “Uzun Vadeli Senaryo Güncellemesi: Enerji Dönüşümünün Entegrasyonu” raporunda, tüm ülkelerin enerji dönüşümünü 2026 itibarıyla hızlandırması, 2050 itibarıyla kömürün bir enerji kaynağı olarak portföyden çıkarılması ve birincil enerji kullanımında petrol ve gazın payının sırasıyla yüzde 5 ve 10’a gerilemesi öngörülüyor.
Küresel sıcaklık artışını 1.5 dereceyle sınırlandırma hedefiyle uyumlu olan senaryoda, küresel ekonomik büyümenin ilk olarak yıllık 0.2 ve dönüşüm sürecinin sonuna doğru ise 0.6 puan düşmesi bekleniyor. Söz konusu düşüşün OECD bölgesinde daha ılımlı, gelişmekte olan G20 ülkelerinde ise daha keskin olacağı tahmin ediliyor.
OECD, 2060 itibarıyla OECD ve G20 ülkelerinde ekonomik büyümenin yıllık yüzde 1.7’ye gerileyeceğini öngörürken enerji dönüşümünün hızlandırılmasının, üye ülkelerdeki ekonomik büyümeye ılımlı katkı sunacağını vurguladı. Enerji dönüşümünün sağlanması için düşük karbonlu elektrik üretim kapasitesinin ülkelere göre değişerek 2.5 ila 25 kat artması gerekiyor. Yeni düşük karbonlu elektrik kapasitesi yatırımlarının 2025’ten sonra OECD ülkelerindeki GSYH’nin ortalama yüzde 1’ine ve G20’deki gelişmekte olan ülkelerde GSYH’nin yüzde 2.5’ine denk geleceği hesaplanıyor.
KÖMÜRE TALEP ARTIYOR
Uluslararası Enerji Ajansı (UEA) yayımladığı “Kömür 2023” raporuna göre ise küresel kömür talebi bu yıl yüzde 1.4 artışla 8.5 milyar tona ulaşacak ve rekor kıracak. Gelişmiş ekonomilerde kömür talebinde düşüş görülmesine ve Avrupa Birliği ve ABD’de kömür talebinin yüzde 20 azalacağının tahmin edilmesine rağmen, gelişmekte olan ekonomilerde talep artışı görülüyor. Hindistan’ın kömür talebinin yüzde 8 ve Çin’in kömür talebinin yüzde 5 artacağı tahmin ediliyor. Küresel kömür talebinin bu yıl zirve yapmasını takiben 2026 itibarıyla 2023 seviyesine göre yüzde 2.3 gerileyeceği öngörülüyor. Söz konusu düşüşte gelecek üç yılda dünya çapında yenilenebilir enerji kapasitesinde beklenen büyüme itici güç olacak. Emisyonlarda daha hızlı bir gerileme olması için kömür talebindeki düşüşün de hızlanması gerekiyor.
Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) Başkanı Fatih Birol, dünyada kömür kullanımında da yavaş da olsa azalma yaşandığını belirterek “Hindistan ve Çin’de hâlâ artış var ama dünyaya baktığımızda tüketimde aşağıya gidiş görüyoruz. Bunun nedeni yenilenebilir enerjinin giderek daha çok artması. Yenilenebilir alanında muazzam bir devrim var. Dünyada inşa edilen bütün elektrik santrallarının yüzde 80’inden fazlası yenilenebilir enerjiye dayalı. Özellikle güneş ve rüzgâr, diğerleri onu takip ediyor. Biraz nükleer var. Güneş tipi yükselme son derece önemli. Batı’nın dayattığı bir şey deniliyordu ama esas Doğu’dan geliyor. Çin ve Hindistan ile Brezilya da hızlı şekilde büyüyor. Türkiye’de de bu konuda çok güzle adımlar atılıyor” diye konuştu.